Dr. M. Mustafa GÖKSU

Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı (TYDTA) Körfez Ülkeleri Temsilcisi

Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı (TYDTA) Körfez Ülkeleri Temsilcisi Dr. M. Mustafa GÖKSU

Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı (TYDTA) Körfez Ülkeleri Temsilcisi Dr. M. Mustafa GÖKSU

Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve
Tanıtım Ajansı (TYDTA) Körfez Ülkeleri Temsilcisi
Dr. M. Mustafa GÖKSU

 

MUSTAFA GÖKSU: ‘‘ZİRVELER KARŞILIKSIZ TÜRKİYE SEVGİSİ İLE GERÇEKLEŞİYOR’’

Artık uluslararası organizasyonların ve zirvelerin vazgeçilmez adresi adeta Başkenti Antalya. Sizlere geçen sayıda Antalya’yı zirvelerin başkenti yapan gönülleri sizlere anlatmıştık. Bu sayımızda çok uzaklarda olmasına rağmen kalbi ülkesi için atan, Türkiye’ye Antalya’ya katkı koymak için didinen bir kahraman ile buluşturuyoruz.
Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı (TYDTA) Körfez Ülkeleri Temsilcisi Dr. M.Mustafa Göksu’ya Antalya zirvelerini ve
15 Temmuz hain saldırısını sorduk.

 

Zirve Fikirleri Nasıl Başladı?

Kendi görev bölgem olan Körfez ülkeleri ile Türkiye arasındaki yatırım ticaret ve turizm hacminin artmasına katkı koymak için projeler geliştiriyoruz. Rusya krizinde sonra bu bölgedeki sıkıntı için ne yapabiliriz sorusunun cevabı Antalya’da yapılan zirveler oldu. Bu zirvelerin nasıl doğduğunu değil de nasıl yapıldığını size tek bir cümle ile anlatayım. “Karşılıksız Türkiye sevgisi.”
Şüphesiz tüm kurumlar kendi imkânları nispetinde ülkesine katkı sağlamak için çalışıyor. Fakat burada kurumları ile birlikte özellikle Serik Belediye başkanı Ramazan bey ve ekibine, THY Riyad müdürü ve tüm MENA ekibine, BAKA’daki tüm kardeşlerime haklarını teslim etmek adına teşekkür etmek isterim.

Amaç ulvi olunca sonuçlarda kısa sürede alınıyor. Geçen yıl yapılan zirvelerin ardından Antalya`ya gelen Arap turist sayısında ciddi artış meydana geldi. Bu yıl da ikincisini yaptık.

İlk olarak MENA zirvesi ile başladınız…

Evet, MENA ülkeleri zirvesi ile başladık. 14 ayrı ülkeden misafirlerimiz vardı. Çok ciddi bir katılım oldu. Büyükşehir Belediyesi, Serik Belediyesi, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı, Türk Hava Yolları ve biz yani Başbakanlık Yatırım Ajansı gönül birliği ederek zirveyi gerçekleştirdik. 1.MENA zirvesinden sonra çok güzel ve olumlu sonuçlar aldık. Özellikle yurt dışından gelen insanların konuşmalarında, Türkiye niçin bu kadar büyüdü sorusu ile karşılaşıyoruz. Ben Başbakanlık Yatırım Ajansı Körfez Ülkeleri temsilcisi olarak sürekli arazideyim. Bu acente sahiplerini buralara getirerek ülkemizi tanıtıyoruz. Bu seyahat acenteleri buradaki gelişmeleri kendileri görünce o ülkelerdeki gönüllü elçilerimiz oluyorlar. Kısacası devletin kurumları hep bir araya gelebilirse bu şekil verimli neticeler ortaya çıkıyor.

Helal Turizm Zirvesi Fikri nasıl ortaya çıktı?

Helal turizm dünyada büyüyen bir sektör. Bu sektörde yatırım yapmak isteyen Araplara buraları tanıtma adına Helal Turizm Zirvesi yaptık. Tüm zirvelerde bizimle beraber olan Serik Belediye Başkanınız Prof. Dr Ramazan Çalık ve Danışmanı Zekai Dursun, Helal Turizm Zirvesinde tüm yükü omuzladılar. Onlara buradan çok teşekkür ediyorum. Her ikisi de turizme ticarete katkı koyabilmek için didiniyor.
Helal Turizm Zirvesine Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Kuveyt, Katar, Umman ve Dubai’den turizm acentelerin temsilcileri katıldı. Türkiye’nin coğrafi yapısı ve havası itibarıyla bu sektörde en çok payı alacak ülke. Türkiye’de bu sektör büyürken Arap alemini bundan habersiz tutamazdık. Bu sene özellikle Antalya’da bu sektöre geçen çok fazla otel oldu. Bu sektörde yatırım yapmak isteyen Araplara buraları tanıtma adına Helal Turizm Zirvesi yaptık. Helal Turizm Zirvesi ile önce turist gelecek, arkasından da yatırımcılar gelecek. Böylece tatil mevsimi başlamadan önce bu sektöre bir canlılık sonra da değişik yatırımcılar kazandırılacak.

Dünyanın birçok ülkesinden Antalya’ya turist geliyor. Ayrıca Ortadoğu ve Körfez ülkeleriyle aynı coğrafyada benzer bir kültüre sahip olmamız bizim için büyük bir avantaj. Bu pazara dönük çalışmaları, tanıtıcı faaliyetleri artırmalıyız.
Ortadoğu’daki ve Kuzey Afrika’daki insanların Türkiye ile farklı bir gönül bağı var. Bu gönül bağı olan insanların biz yollarını kolaylaştırıp, buraya gelmelerini hızlandıracağız.

15 Temmuz Gecesi Yaşadığımız Hain Saldırı Körfez ülkeleri ile olan ilişkilerimizi etkiledi mi?

FETÖ’ nün darbe girişimi öncesinde planlanan hiçbir yatırım projesinin iptal edilme yönünde bir kararla karşılaşmadık. İlk birkaç gün durum değerlendirmesi yapan yatırımcılar vardı. Ama o değerlendirmelerin sonunda artık Türkiye’deki müesseselerin daha güçlü olacağı ve önünü daha iyi göreceğini kavradılar. Daha önce düşündükleri yatırımlarını ve bütçelerini biraz daha arttırarak yatırımlara devam edeceklerini ifade ettiler.

Türkiye’deki birçok yabancı firmada bunun örneklerini görüyoruz. Bazı büyük firmaların ilerleyen günlerde büyük yatırımlara imza atacaklarına şahit olacağız.

Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimi ve sonrasını takip eden Arap yatırımcıların, geleceğe daha emin adımlarla baktı. Yatırımı olmayanlar da Türkiye’deki istikrarın ve siyasi yapının bu zamana kadar sadece siyasi yönetim ile orantılı olduğunu düşünüyorlardı. Ancak halk, belediyeler, asker ve polisin topluca darbe girişimine karşı siyasi yönetim ile beraber mücadele edip, akamete uğratmasından sonra Türkiye’de daha sağlam ve yerleşik bir devlet yapısı görüyorlar. Dolaysıyla yatırımcılar Türkiye’deki istikrarın garantisinin “halk” olduğunu anladıklarından, şimdi geleceğe daha emin adımlarla bakıyor.

Sizi Vakıf faaliyetleri ile de tanıyoruz. Bize bunlardan bahseder misiniz?

Yatırım Ajansı’ndaki görevimde ülkemizin madden kalkınmasına katkıda bulunmaya gayret ederken, bir de Maarif Vakfı mütevelli üyeliği gibi bir sorumluluk ile görevlendirildim.

Zaten daha önce değişik vakıflarda gönüllü hizmet verirken şimdi bunu ülkemizin yurtdışı eğitim hizmetleri ifa edecek olan Maarif Vakfı’nda mütevelli üyesi olarak devam ettireceğim.
Benim için hayatımı en anlamlı kılan da vakıf hizmetlerinde yaptıklarım olacak inşallah. Zira “Allah Kur-an da iyiliği başkası için bir şeyler yapmak olduğunu söylüyor. Örneğin vakıf insanı olmak, vakıflarda insanlığa hizmet etmek iyi insan olmanın ve daha da ötesi iyi bir Müslüman olmanın başlıca yollardan biri olarak tarif edilebilir”

Add comment