İmdat Sütçü

Konyalı bir işletmeci, pasta ustası

İmdat Sütçü Konyalı bir işletmeci, pasta ustası

İmdat Sütçü Konyalı bir işletmeci, pasta ustası

Hayatın içinden…

 

‘ Bir mesleği zevkle yapmıyorsan mutsuzluğa mahkûmsun’

 

İmdat Sütçü

 

İmdat Sütçü Konyalı bir işletmeci,pasta ustası,kendisi ile kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. Pek çok kişiye örnek olacak ve şevk verecek bir hayat hikâyesi var İmdat Bey’in, Anadolulun bir köyünde doğup yurt dışına kadar uzanan ilginç bir hayat öyküsü.

İmdat Sütçü,  1964 yılında Çumra’nın Çukurkavak köyünde dünyaya gelir. İlkokulu bitirdikten sonra Konya’ya gelen işletmecio yıllarını şöyle anıyor: ‘ 1975’ te çiftçi olmamak için köyümden kaçtım… Gelirimiz yok, imkânımız yok bir meslek edineyim dedim, bu yüzden kaçtım köyden. Biz üç erkek kardeşiz, ailemde bu işe başlayan ilk ben oldum daha sonra küçük kardeşimi yanıma aldım ve abim de askerden sonra bize katıldı’ diye sıralıyor hayat hikâyesini.

İmdat Bey genç yaşında köyünden ayrılarak geldiğiKonya’da1 yıl çalıştıktan sonra İstanbul, İzmir gibi büyük şehirlerde çalışarak mesleğini geliştirmiş, ustalaşmış. 16 yaşında, 1981 yılında Konya’da bildiğimiz İstanbul Pastanesini açmış.

1985 yılında Almanya’ya giden İmdat Bey, 5 yıl bir otelde pastacılık üzerine çalışmış. İşine gelip giderken meydandaki dükkan gözüne takılır olmuş ve kendi pastanesini açma kararı almış. Gözüne kestirdiği dükkân çok büyük olduğu için bir İtalyan arkadaşına bir bölümünde pizza ve Alman bir arkadaşına da ekmek yapmasını teklif etmiş. Ortakları da bunu kabul edince aylık kirası 12 bin mark olan dükkânın sahibi ile görüşmeye gitmiş. Alman dükkân sahibi ile görüşürken ‘beni üç ay idare edebileceksen dükkanı ver’ demiş, dükkan sahibinin eşi de ‘sen bize ev adresini ver 1-2 gün sonra görüşürüz’ diyerek onu göndermiş. ‘İnanılmaz bir şeydi’ diyor İmdat Bey,‘Alman çift benim evime gelerek, gezerek, evimin halini, yaşantımı değerlendirerek dükkânı bana kiraladılar. Ve bende ilk ayımda ortaklarımdan hissemize düşen 3’ er bin markları toplayarak dükkân kiramızı ödemeye gittim ama dükkân sahibim kirayı almadı’ diye devam ediyor. Alman dükan sahibinin; ‘ben üç ay kira almayacağım diye söz verdim’ diyerek kirayı nasıl geri çevirdiğini anlatıyor.

20 yıl boyunca Almanya da İstanbul Pastanesi adı ile işlettiği pastanesini 10. yılında kapatmaya kalkıyor İmdat Bey, kapatma kararını duyan yetkililer işletmeyi incelemeye geliyor.  İncelemeler neticesinde ‘ sen bu ürünleri çok ucuza veriyorsun, zararın buradan’ diyorlar ve 40 kişiyi istihdam eden bu işletmenin kapanmaması için Alman maliye yetkilileri İmdat Bey’e 150 bin Euro 20 yıl ödemesiz destek kredisi yanında 50 bin Euro da hibeverirler. ‘Ben bu krediyi aldıktan sonra yaklaşık bir on yıl daha işletmeyi çalıştırdım, ondan sonra Türkiye’ye gelme kararı aldım. Şimdi benim Alman hükümetine kredi borcum var ve ödemeye başlamama on yıldan fazla zaman var. Türkiye’de ne yazık ki durum böyle değil’ diye hayıflanıyor İmdat Bey. ‘Alman hükümeti uğrayacağı zararı hesaplar ve bir işyerinin kapanma riskine karşı onu destekler’ diyor. ‘İşsiz bir insanın aylık ülkeye maliyeti 3 bin Euro’dur, yılda 12 bin Euro yapar bir işletmenin kapanması pek çok işsiz insan demek. 40 kişiyi 12 bin Euro ile çarparsak sadece 1 yılda 1 milyona yakın bir maliyet çıkar’ diye konuşmasını sürdürüyor.

2007 yılında eşi ve iki çocuğu ile birlikteTürkiye’ye kesin dönüş kararı alır İmdat Sütçü, fakat büyük oğlunu eğitim durumundan dolayı 16 yaşında tek başına orada bırakmak durumunda kalır. ‘Tam olarak 7 yıl orada yalnız yaşadı’ diyerek duygulanıyor. Türkiye’de de bir oğlu olan İmdat Bey üç çocuk babası.

Sadece yurduna dönme kararı almaz işletmeci, mesleğini, pastacılığı da bırakarak bambaşka bir sektöre, inşaat sektörüne girme kararı da alır. Fakat 2 bina yapıp sattıktan sonra mesleği onu bırakmaz ve tekrar pastacılık yapmaya başlar.

Mesleğini çok sevdiğini söyleyen İmdat Bey; ‘ben mutfağa sabahın 4’ünde kendim girerim, çırak da istemem kendi malzememi kendim alırım, dağıttığımı da kendim toplarım, kirlettiğimi temizlerim. Şimdiki ustalar çıraklara işi öğreteceğine temizlik yaptırıyor’ diyerek eski ustaları yad ediyor.

Aile olarak mesleğe emek verdiklerini ve daha iyisini yapalım diyerek önce KızılkayaAVM’de yer açtıklarını söyleyen İmdat Bey,  Konyapark AVM tamamlandıktan sona da müşteriye daha nezih ve şık bir mekân sunabilmek için de buraya taşındıklarını ifade ediyor. ‘Umduğumuz gibi de oldu, talep vardı o talebi biz karşıladık’ diyor.

Mesleği ile bütünleştiğini ve zevkle yaptığını söyleyen İmdat Sütçü, ‘ bir mesleği zevkle yapmıyorsan mutsuzluğamahkûmsun’ diyor.

Bir sonraki gerçek hayat öykümüzde görüşmek üzere, öykünüzü dolu dolu yaşayın.

Hayat sürprizlerle doludur…

Add comment