Mis Koleji Türkiye’nin gururu olacak
Eğitim sektörüne yeni bir soluk getiren Mis Koleji, alışılagelmiş eğitim sistemlerinin dışına çıkarak başarıyı yakalamayı hedefliyor. Ana sınıfından liseye ezberci anlayışın dışında bir eğitim sistemi uygulayacak olan Mis Kolejini, Okul Müdürü Nesrin Özbedel’le konuştuk.
Mis Koleji ezberleri bozmak için yola çıktı. Sizin uygulayacağınız eğitim sisteminin ezberci eğitim sisteminden farkı nedir?
Gerçekten de Türkiye’de ezberciliğe dayalı bir eğitim anlayışı var maalesef. Biz bundan farklı olarak diyoruz ki; çocuklar öğrensinler ama sınıf ortamında oyunlaştırarak öğrensinler. Ezberleyerek öğrenilen bilgi kalıcı öğrenme değildir diyoruz. Öğretmeniyle birlikte drama yöntemiyle ve farklı öğretim sistemlerini uygulayarak öğretmenin yollarını geliştireceğiz Mis Kolejinde. Çocuklarımız X’e sadece X demesin. Ona bir anlam katsın. Öğretmen kadromuzu oluştururken de buna özellikle dikkat ettik. Zor olarak kabul edilen matematik dersini bile drama yöntemiyle işleyecek, çocuklara farklı öğretecek bir kadro oluşturduk. Mis Kolejinde bu anlayışta olacağız. Çocuk, yaparak, yaşayarak öğrenecek. Daima da aklında kalacak.Yani ezberci eğitim anlayışına rakip olarak eğitim vereceğiz. Bununla birlikte geleceğimiz olan çocuklarımızı başarılı, iyi yetişmiş ve milli bilince sahip insanlar olarak yetiştirmek de en büyük hedefimiz. Öğrencilerimiz toplumla entegre olacak aslında. Toplumdan kopuk iletişim kuramayan bireyler olmasını arzu etmiyoruz.
Mis Kolejinde yapılandırmacı eğitim anlayışından bahsediliyor. Yapılandırmacı eğitim anlayışı neyi ifade ediyor?
Yapılandırmacı eğitim anlayışı tekniği; zamanla, yaparak, yaşayarak öğrenmek demektir.Bu tekniği uygulayan kurum sayısı oldukça az. Bu teknikte çocuklar tüm ödev ve projelerini okul ortamında yapıyorlar. Öğrenci ödevini bile yaşayarak, anında öğrenir. Bu anlayışta özellikle okulda işlediği konu tüm derslerle de ilişkili olsun istiyoruz. Örneğin Türkçe dersinde işlenen konu İngilizce dersinde de işlenecek. İkisi ilişkilendirilerek yapılacak. Kopuk kopuk eğitim verilmeyecek. Çocukta konu pekişecek. Mesela bir tema belirleyeceğiz. Her öğretmen dersi o temayla ilgili işlemiş olacak. Çocuğun aklında bu kavramlar konular kalacak.
Bu sistemler daha önce denendi mi?
Tabii ki eğitim sistemlerinde daha önce denenmiş ve başarı elde edilmiş modelleri inceledik. Türkiye’mize ve Konya’mıza uyarlayarak Mis Koleji özelinde adım adım uygulayacağımız bir anlayış oluşturduk. Kendini sürekli yenileyen geliştiren bir anlayışla Mis Kolejine özgü projelerle bu anlayış kendini gösterecek. Projelerimizle Konya’ya bunu daha iyi anlatır olacağız.
“Mis Koleji öğrencisi sınavlarda hep başarılı olacak” söyleminiz de bu sistemle mi mümkün olacak?
Okullarda sınav bir korku olarak gösteriliyor maalesef. Bu korku psikolojisi bizim öğrencilerimizin öğrenmesini engelliyor. Sınav olmayacak demiyoruz ama yavaş yavaş sınav psikolojisine öğrenciyi hazırlamamız gerekiyor. Bu sebeple öğrencimiz Mis Kolejinde ilerleyen dönemlerde sınavlara girmeye başlayacak ve girdiğinde de sınav psikolojisine hazır olduğu için istediği başarı noktası neyse ona ulaşacak. Sınavlarda hep başarılı olacağız derken de; her hafta değerlendirme yapıp çocuğun eksik olduğu kazanım koç öğretmeni ve rehber öğretmenitarafından belirlenecek. O eksikliklere göre de öğretmenlerimiz bire bir etütler yapacak. Çocuklarımızın eksik konusu kalmayacak. Çocukların her ne kadar ilgi ve başarı alanları farklı olsa da müfredatımız bünyesinde eksiklikleri bulunmayacak. Okulumuzda kazandığı diğer yetilerde başarısına katkı sağlayacak. Biz yetiştirdiğimiz öğrencilerimizin özgüveniyle pek çok şeyin üstesinden geleceğine inanıyoruz. Buna sınavlar da dahil. En önemlisi de çocuklarımız sınav stresinden mümkün olduğunca uzak duracak. Kendini geliştiren, özgüvenli ve ailesine örnek öğrenciler yetiştireceğiz.
Anaokulundan itibaren bir öğrencinin Mis Kolejine gelirken ne hissetmesini istersiniz?
Amacımız çocuklarımız okula mutlu gelsin. Ertesi gün yine okul var diye bir heyecan duysunlar. Eğitim sisteminde en önemli duygu karşılıklı heyecandır. Mis Kolejinde heyecanı her zaman yukarıda tutmayı amaçlıyoruz.Öğrencimiz okula heyecanla gelecek. Aile çocuğundaki gelişimi gördükçe heyecanlanacak. Çocuğuyla gurur duyacak. Yani okul aile ve çocuk arasındaki iletişimi biz sıkı tuttuğumuzda bu heyecan eksilmez. Mis Kolejinin eğitim anlayışının temelinde bunlar yatıyor.
Bunu sağlamak nasıl mümkün?
Eğitim sisteminde bunu sağlamak gerçekten mümkün. Çünkü eğitime saygımız çok yüksek toplum olarak. Çok önemsiyoruz. Öğretmenlerin çocuklar üzerindeki etkisini ebeveynler biliyorlar. Çocuklarının geleceğe mutlu şekilde hazırlanmasını okulların yaptığının farkındalar. Okullar olarak biz bu inanca sahip çıkmamız lazım. O zaman aile çocuğuna daha fazla inanacak, okula daha fazla güvenecek ve heyecan artarak gidecektir.
Mesela, sabah bazı çocuklar karın ağrısı, baş ağrısı gibi sorunlar yaşarlar. Okul fobisi dediğimiz bu konu okulda yaşadığı stresten de kaynaklanabilir. Biz okulu öyle bir oyun alanı yapalım ki; sanat atölyemiz olsun, masal odalarımız olsun, çocuk geldiği zaman oyuncağını kendi tasarlasın. Projelerimizde bunlar da var. Donanımlı sınıflar derken de bunu kastediyoruz.
Kodlama sınıflarımız, bilişim sınıflarımız, zeka oyunu sınıflarımız, çocuklar her şekilde oyun oynasınlar diye tasarlanıyor. Koridorlarımızda bile oyun alanları olacak. Çocuk teneffüse çıkmak istemese bile koridorda oyun oynayacak.
Mesela çok ödev verildiği zaman ve çocuk bu ödevi yetiştiremediğinde okula gitmemek için bahaneler üretiyor. Biz bu sistemi istemiyoruz. Çocuk eve ödevsiz gitsin, ailesiyle vakit geçirsin. Kitap okumayı bir ödev olarak algılamasın, keyifle, kendi istediği için okusun, alışkanlığını kazansın. Daha ileri sınıflarda da çocuk için okul gitmek zorunda olduğu bir yer olarak görülmesin istiyoruz. Orada kendini ifade edebildiği, sosyal ortamını oluşturduğu, kafasındaki plan ve projeleri ortaya koyabildiği, yaşamının keyifli bir parçası olarak kabul ettiği bir yer olarak görmesini istiyoruz.
Yabancı dilde de ikinci dil olarak Rusça öğreteceksiniz. Neden Rusça?
Uzun araştırmalarımız ve tecrübelerimiz sonucu gördük ki; gerçekten ticaret alanında Arapça ve Rusça büyük önem taşıyor. Rusça tüm dünya dilleri arasında en çok kullanılanlardan. Çocuklarımız küçük yaşlarda Rusça konuşmayı, yazmayı öğrenirlerse ilerleyen zamanlarda aileleri de buna destek verdiğinde güzel şeyler olacak. Konya sanayi bölgesi. Çok sayıda aile şirketi var. İlla ki dış ticaret yapacaklar. Çocuklar da orada destek verirler diye düşündük. O yüzden birinci dil İngilizce, ikinci dil de Rusça olacak. Bazı okullarda yabancı dil seçmeli ders olarak konuluyor. Kendi okulumuzda bunu zorunlu ders olarak yaptık. Ana derslerin içine koyduk. İkişer saat ders olarak verdik. O çocuklar bu sayede illa ki Rusçayı öğrenecekler. Rusçayı oyunlaştırarak öğretecek öğretmenler de kadromuzda. Anasınıfı ve ilkokulda harf verilmeyecek. Ama 2. sınıftan itibaren Rusça harfler de verilmeye başlanacak. 2. Sınıftan itibaren çocuklarımız Rusça okuyup yazmaya başlayacaklar. Dil bilen, enstrüman çalabilen, yemek yapabilen, girişimcilik bilgisine sahip, sabah sporlarını yapabilen kendine güvenen bir nesil yetiştirmek istiyoruz. Toplumumuzun buna çok ihtiyacı olduğunu görüyoruz.
Sporda profesyonelleşme adına nasıl çalışmalar yapılacak?
Sporda maalesef bizim “miş gibi” yapılarak üstün körü geçildiğini düşündüğümüz konulardan. O yüzden spora çok büyük önem veriyoruz. Spor çocuğun gelişiminde, iletişiminde çok önemli. Takım sporları içerisinde öğrenci sosyo-psikolojik gelişimini hızlandırır ve daha özgüvenli birey olur. Herkes futbolcu, basketbolcu, hentbolcu, voleybolcu olmaz ama kendini tanıması, keşfetmesi anlamında sporu ciddi bir araç olarak kullanmalıyız diye düşünüyoruz. Bu amaçla spor odaklı kulüplerimizle spor kültürünü geliştirmek istiyoruz. Bu amaçla Mis Kolejinde takımlar oluşturulacak. Basketbol takımı oluşturma adına çalışmalar yapıyoruz. Basketbol hocamız bunun altyapısını oluşturmaya başladı. Çocuklar boş oturmayacaklar. Her çocuğun ilgi alanına göre spor branşlarını oluşturacağız. Güçlü bir eğitim kadromuz var. Bu anlayışı yenilikçi uygulamalarla gösterecek bir eğitim kadrosuna sahibiz. İnovatif dinamik bir öğretim kadrosu sporun tüm derslere olumlu katkısını gösterecektir diye düşünüyoruz. Bu bilinçle ders ve ders dışı etkinliklerimizi planlıyoruz.
Eğitim programınız da sektörde çok konuşuldu. Böyle bir programı hazırlamak için ciddi araştırmalar yapmış olmalısınız?
Ana sınıfından liseye kadar okulda attığımız her adım ciddi araştırmaların bir sonucu. Bağlı bulunduğumuz Mis Grup, hizmet verdiği sektörlerde adından hep başarıyla söz ettiriyor. Eğitim sektöründe de başarıyı yakalamak adına önemli bir yatırım yapıldı. Mis Koleji fiziki özellikler bakımından bir özel okulun çok ötesinde. Bu fiziki yatırımın içinin de dolu olması için a’dan z’ye her şey düşünüldü ve plan, programda aynı hassasiyet ve ciddiyetle ortaya kondu. Burada esas olan; geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızı çalışkan, vizyon sahibi, başarılı, donanımlı, milli bilince sahip, vicdan ve merhametli ve bir o kadar da özgüvenli yetiştirmek. Tüm bu argümanların sağlanması için çeşitli kriterler mevcut. Mis Kolejinde plan ve programlar hiçbir ayrıntı atlanmadan, titiz çalışmalar sonucu yapıldı. Bunların uygulanmasıyla birlikte Mis Koleji öğrencisi her ortamda kendini fark ettirecek ve bu da bizim ve tüm Türkiye’nin gururu olacak.
Son olarak neler söylemek istersiniz?
Konya’da miş gibi değil; mis gibi bir eğitim anlayışı doğuyor. Plan ve programımızda hiçbir konu yapılıyormuş gibi olmayacak. Biz öğrencilerimizle birlikte Mis gibi bir eğitimle, beklentilere yanıt verecek bir başarıyı yakalayacağımıza inanıyoruz. Türkiye’ye örnek olacak bir modeli başlatacağız. Konya’dan Türkiye’ye yayılacak bir Mis anlayışının meyvelerini vermeyi vaat ediyoruz. Konya olarak da Türkiye olarak da çok ihtiyacımız var. Kaliteli eğitim istiyoruz. Nitelikli öğrencilerimiz olsun istiyoruz. Dünyadaki başarılı örnekleri neden biz yapamıyoruz sorusunu biz cevaplayacağız ve gerçekleştireceğiz. Bu iddia ve inançla Mis Koleji eğitim öğretim hayatına başlıyor. Tüm velilerimizi ve öğrencilerimizi okulumuza davet ediyoruz.