Mustafa Mücahit Yalçın

X-Treme City Club Spor Kompleksi Ve SPA İşletmecisi

Mustafa Mücahit Yalçın

Mustafa Mücahit Yalçın

X-Treme City Club Spor Kompleksi Ve SPA İşletmecisi Mustafa Mücahit Yalçın

 

Bu sayımızda dergimizin konuğu olan X-Treme City Club spor kompleksi ve SPA işletmecisi Mustafa Mücahit Yalçın ile bizlerin İç Anadolu çocuğu olarak çok da aşina olmadığı bir sektör olan yatçılık ve guletler üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

 

Mücahit Bey sizi ve firmanızı kısaca tanıyabilir miyiz?

1979 Antalya’da dünyaya geldim. 1991 yılından itibaren doğup büyüdüğüm şehrinde etkisiyle denizciliğe yöneldim. 1997 yılında lise eğitimimin ardından da kaptan olarak gemi ve yatlarda çalıştım.  Askerlik dönüşünde kendi işimizi kurmak için arkadaşlarımızla sürekli planlarımız vardı. 2003 yılında Yaz Güneşi Yatçılık şirketimizi kurarak sektöre adımımızı attık. İlk guletimizi de aynı tarihte suya indirdik. Ortaklarımızdan Abdullah Sarı’nın Meksika Başbakanın kızıyla evlenmesi işlerde büyük ivme kazandırdı ve 2014 yılına kadar 8 guleti denizle buluşturmuş olduk.  2008 yılında da IBM Otomotiv şirketimizle  lüks araç kiralama ve turizm sektörünün karadaki dallarıyla ilgilenmeye başladık. Gulet kelimesini özellikle Güney Amerika diline girmesine neden olduğumuz için kendimizi çok mutlu ve gururlu hissediyoruz.

 

Ahşap gulet imalat işine nasıl girdiniz? Hedefiniz neydi?

Ahşap gulet işine “yap- sat” amaçlı girmedik. Bizim amacımız kendi yatımızı kendimizin yapmak istemesiydi. Ortaklar olarak hepimizin mesleği kaptanlıktı. Lise yıllarından buyana birlikteyiz. Ayrıca farklı gemi ve yatlarda kaptanlık yapmış olmamızda; her farklı guletten özellikleri biliyor olmamız ve Mısır’dan İspanya’ya kadar Akdeniz’i, hava yapısını ve denizin hangi tarihlerde nasıl olduğunu iyi bilmemiz çok büyük avantajlarımızdı. Bizlerde bu avantajı ticarette denemeye karar verdik ve uluslararası çalışacak yatlarımızda gereken özellikleri toplayabileceğimize dair özgüven bizi bugünlere getirdi.

 

Ahşap gulet nedir?

Ahşap gulet yapımı itibariyle geleneksel ahşap tekne imalatından (buna sandaldan balıkçı teknelerine kadar dahil)farklı olmayan ancak yelken donanımı ve konfor, makine ve seyir ekipmanları gibi ek özellikleri barındıran yolcu gemisidir.

 

Ürettiğiniz tekne büyüklükleri hakkında neler söylemek istersiniz?

İlk Gulet’imiz 22.40 metre idi. Son yaptığımızın büyüklüğü ise 38.90 metre..

 

Tekneleriniz genel anlamda kimlere hitap etmekte? Fiyat aralıkları hakkında neler söylersiniz?

Kullanılan ahşap ve donanımdan dolayı zengin müşterilere hitap ediyoruz. Son yapılan ve yapımı planlanan teknelerin ortalama maliyeti 2 – 2.5 milyon Euro arsında değişiyor.

 

Modellerin tasarımı kimler tarafından yapılıyor?

Üretim dışında sunduğunuz ürün ve hizmetler nelerdir?

Tasarım kendi düşüncelerimizden gelişiyor ama bütün hatları gemi inşa mühendisi tarafından gerçeğe dönüştürülüyor. Yaptığımız tekneleri kendimiz için üretiyoruz. Guletler kiralanacaksa üzerinde 2 kaptan, 2 gemici, 2 hostes ve 1 aşçı sürekli hizmet ediyor.

 

Ürünlerinizde genel anlamda ne tür ayrıntılar var veya ne gibi ayrıntılar talep görüyor?

Donanıma ve lükse çok önem veriyoruz. Olabildiğince de sadelik bizim için vazgeçilmez bir undur. Eğer müşterilerimizin özel tercihleri varsa tabii ki ona göre de dizayn yapabiliyoruz.

 

Konya olarak sektörünüzün oldukça uzağındayız, karşılaştığınız zorluklardan biraz bahseder misiniz?

Konya’ da IBM olarak bulunuyoruz. Bu şirketin daha önce de karada turizm işlerinde tecrübesi var. Tabii Konya’da turizmin dışında farklı bir yöne gittik ve yönetim bazında tecrübesizlik yaşıyoruz. X-Treme City Club adında yine dünya genelinde tanınmış lüx otel zincirlerinden Rixos Hotels çatısı altında spor kompleksi ve SPA işletmesi yapıyoruz. Bir milyon dolarlık yatırım bütçesi ayırdık ve bunun yüzde70’ lik kısmını da değerlendirdik. Henüz Türkiye’de bulunmayan makine ve ekipmanları kurduk. Yaz sezonu içinde kompleks içinde Paintball yada Airsoft kurulumu planlıyoruz. En çok zorlandığımız kısım genellikle sahil bandında çalışan hizmet sektöründe kalifiye personel bulmak. Konya için sıkıntılı bir durum. Ancak sektöre bizim yabancı olduğumuz kadar Konya’ da yabancı sayılır. İki tenis kortu, basketbol ve futbol sahası, bir olimpik ve bir yarı olimpik kapalı havuzu olan Türkiye’nin en büyük ve en gelişmiş spor komplekslerinden birinin Konya’da olduğunu belki de birçok Konyalı henüz bilmiyordur. Tabi bunda bizim yüzde100 hazır olmadan reklama girmemek gibi bir düşüncemiz olması büyük etken. Henüz kulaktan kulağa yayılıyoruz.

 

Diyelim ki biz Konya’dan bir tekne siparişi vermek istiyoruz bu konu da bizi nasıl yönlendirirsiniz?

Teknenin maliyeti sadece yapım aşamasından ibaret değil. Suya inince de maliyetler devam eder. Marina ücretleri, personel maaşları v.b. bunlara ek olarak da kışlama bakım maliyetleri çıkar ki; bu maliyetlerden kısma imkanınız yoktur. Öncelikle eğer işin içerisinde değilseniz tekne sahibi olmanızı tavsiye etmem. Tekneciler arasında şöyle bir söz vardır: ‘‘Bir tekneyi alırken, bir de satarken sevinirsiniz…’’ Sektörün dışından iseniz en güzeli ihtiyaç duyduğunuzda tekne kiralamak, bu en mantıklı seçenek. Ya da satın almak için küçük motoryat, seiling tarzı ahşap olmayan tekneler seçmek. İlle de ahşap gulet istiyoruz derseniz, Bodrum imalat için güzel bir seçenek olur.

 

İmal ettiğiniz ünlü guletleriniz var mı?

Mezcal 2 medyada geniş yankı buldu. Yaptığımız Guletlele değil de genel de teknelerimizi alan ünlü kişilerle birlikte medyada yer alıyoruz. Başta ülkemiz olmak üzere Meksika ve Amerika’dan tanınmış zenginleri misafir ediyoruz. Pasifik okyanusunda Türk Yapımı guletleri yüzdürdüğümüz için bu ülkelerden büyük ilgi görüyoruz.

 

Sizce Türkiye ahşap gulet üretiminde hangi konumda?

Ahşap gulet imalatında Türkiye en üst konumda. Hatta sadece Gulet değil, ileride motoryat pazarında da üst konumlarda olacağını söyleyebilirim. Zaten son yıllarda bunu kanıtlayacak işler yapıldı Antalya serbest bölgede. Ayrıca dünyaca ünlü “Malta Şahini” isimli yelkenli Tuzla’da yapılmıştı. Bu Yelkenli donanımı olarak bir mühendislik harikasıdır. Türk yatçılık sektörü işçilik konusunda İtalya, İngiltere ve Amerika’nın hatta hiçbir ülkenin gerisinde değil. Tasarım kısmında biraz zayıftık ama; son yıllarda tasarım konusunda da ciddi ilerlemeler yaşadık. Denizciliğimize kimse laf söyleyemez zaten.

 

Add comment