İlker AYRIK

Komedi dizi ve filmlerinin vazgeçilmez oyuncusu

İLKER AYRIK

İLKER AYRIK

İLKER AYRIK

 

Komedi dizi ve filmlerinin vazgeçilmez oyuncularından İlker Ayrık “Uçurtmanın Kuyruğu” adlı tiyatro oyunuyla Konya’da tiyatro severlerle buluştu. Televizyon çekimleri, tiyatro oyunları ve provaları arasındaki yoğun temposu arasında bize vakit ayırdı, biz de pek başını ağrıtmadan siz değerli okurlarımız için eğlenceli bir sohbet gerçekleştirdik.

 

Röportajımıza geçmeden sahnede hayranlık uyandıran yeteneği ile başarılı oyuncuyu biraz tanıyalım.

 

Ekim 1979 Balıkesir doğumlu İlker Ayrık, Müjdat Gezen Sanat Merkezi Tiyatro Bölümünden mezun oldu. 2005-2006 sezonunda, Aykut Taşkın ile birlikte Pervasız Tiyatro’yu kurdu. 2008-2009 sezonunda Cimri oyunu ile Kent Oyuncuları’na katılan Ayrık, tiyatro aktörlüğünün yanı sıra, 2002’den beri birçok başarılı sinema, dizi ve reklam çalışmasında yer aldı. Şu anda 80’ler dizisinde Çağatay karakterini canlandırmakta ve Ben Bilmem Eşim Bilir TV programının sunuculuğunu yapmakta.

 

Hakkınızda yaptığımız araştırmalar esnasında söyleşilerinizde dikkatimizi çeken bir şey oldu. Mesela bir röportajınızda sadece “Ben Bilmem Eşim Bilir” hakkında konuşmussunuz, başka bir röportajınızda sadece “Geniş Aile” dizisindeki Mürsel karakteri hakkında konuşmussunuz. Bugünde bizimle sadece tiyatro hakkında konuşmak istediniz. Bu bir prensip mi?

Bugün tiyatro vesilesi ile burdayız. Ben Bilmem Eşim Bilir’i, Seksenler‘i herşeyi İstanbul’da bıraktım yarın sabahta uçağa binip Kanal D’ye gideceğim, tiyatroyu bir sonraki oyuna kadar kenara bırakacağım. Bugün tiyatroyu konuştuktan sonra  farklı soruları da memnuniyetle ve keyifle cevaplarım.

 

Geçtiğimiz günlerde usta tiyatrocu Günay Karacaoğlu Konya’daydı. Kendisi liselerarası bir tiyatro ödülünü alarak mesleğinin belirlenmiş oldugunu söyledi. Sizin hikayenizi de dinlemek isteriz?

 Bu sorunun cevabı çok klasik gelebilir size. Lisede matematik bölümünde okudum ve okul hayatı bittikten sonra endistüri mühendisi olmak isterdim. Bizim dönemde okul tiyatroları çok popülerdi. O zaman bir sahneye çıktım, o gün karar verdim mesleğime. Tamam ben oyuncu olacağım dedim 18 yaşındaydım ve işte yeni bir oyunla daha Konya’dayım, yine sahnedeyim, yine tiyatro sevenlerle birlikte.

 

Kariyerinizde dönüm noktası olduğuna inandığınız olay nedir?

Sınavı kazanıp Müjdat Gezen Sanat Merkezi‘ne girmem benim için bir çok şeyin başlangıcı oldu. Bundan daha büyük bir dönüm noktası olamaz çünkü sadece bir okul kazanmıyosunuz Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde ustalar kazanıyorsunuz. Üstadlardan dersler alıyorsunuz, aynı sahneyi paylaşıyorsunuz, hayatta yaşayamayacağınız deneyimleri yaşıyorsunuz bunlarıın hiç biri anlatılmaz mutluluklar gerçekten. Bugün burda “Uçurtmanın Kuyruğu”nu oynuyoruz. Savaş Dinçel hocam bu oyunu oynamamızı istedi, yönlendirdi. Eğer Müjdat Gezen Sanat Merkezi‘nin sınavına girmeseydim bugün 100‘üncü oyunumuzu oynamıyor ve bu röportajı yapmıyorduk belki de.

 

“Uçurtmanın Kuyruğu Oyunu’nu Aykut Taşkın ile birlikte ölene kadar oynama karar verdik”

 

“Uçurtmanın Kuyruğu oyununu Aykut Taşkın ile birlikte ölene kadar oynama karar verdik, ne zaman ki ikimizden biri öldü oyunda o zaman biter” demişsiniz  bu oyun sizin değerli kılan nedir?

 

Uçurtmanın Kuyruğu’nun benim için yeri çok çok ayrıdır. Bir kere her devrin ve coğrafyanın oyunu, çok naif, çok ince bir hikaye. Bütün bunlardan daha önemlisi büyük üstad, değerli usta Savaş Dinçel‘in hayattayken yönettiği son oyundu. Ben bunu her daim bir miras olarak gördüm ve öyle görülmesini istiyorum bunu seyirciyle paylaşmamak bencillik olur düşüncesindeyim.

 

***Bu meslek bize kederli bir mutluluktan baska bişey vaad etmiyor.

 

 Tiyatro hayatınızda  yaşadığınız en büyük hayal kırıklığı nedir?

Bu meslek bize kederli bir mutluluktan baska bişey vaad etmiyor. Birçok meslekte ileride şunu yaparsın ilerlersin şöyle şöyle imkanların olur kariyer yaparsın denilir ama tiyatroda böyle bir vaad yok. Zaten biz hayalimizi yaşıyoruz en büyük hayalimiz Aykut’la beraber tiyatro kurmaktı ve kurduk tiyatromuzu kariyerimizin zirvesinde olduğumuzu düşünüyorum.

 

Sinema, tiyatro, televizyon  alanlarında bir çok rol üstlendiniz  içlerinden en çok hangisini yaparken keyif alıyorsunuz?

Mesleğimin çeşitlemeleri bunlar ayrım yapamayacağım hepsini yapmak bana keyif veriyor. Bir işi yapmanız için ciddi anlamda sevmeniz gerekir, bu hayatımızın her alanında böyledir bir işi yapmaktan zevk almıyorsak o işten mutlu olmuyorsak sonucu başarı olarak dönemez bize bu mümkün değildir. Ben mesleğimi çok seviyorum ve keyifle yapyorum.

 

Rol arkadaşınız Aykut Taşkın’la birlikte hayaliniz olan “Pervasız Tiyatro”yu kurmuşsunuz. Pervasız kelimesini seçmenizin nedeni nedir ?

Bu ismin sevimli bir hikayesi var. İsim kulağımıza çok güzel geliyor ve tiyatroya isim ararken iki ay kadar düşündük çok alternatif vardı aslında ama içimize sinmedi işte. Sonra Konya Akşehir‘de Pervasız Gazetesi var, bu ismin bir gazeteye ne kadar yakıştığını düşündük sonra tiyatroda neden olmasın dedik. Kelime anlamı olarak da sakıncasız çekincesiz anlamına geliyor. İyi ki bu ismi vermişiz tiyatromuza. Biz de özgürce bağımsızca tiyatro yapalım diye kurduk bu tiyatroyu ve özgürce yapıyoruz.

 

Şimdiye kadar canlandırığınız karakterler arasında en çok hangisinin kendi yaşamınız olmasını isterdiniz ?

Hiçbirini benzetmiyorum, kendi hayatımdan yaşadıklarımdan gördüklerimi duyduklarımı yansıtıyorum hepsi içimde ama hiçbiri ben değilim.

 

***Amaç eğlenmek olsaydı düğüne giderdik.

 

Pervasız Tiyatrodan başka bu sektöründe gerçekleştirmek istediğiniz en büyük hayaliniz ya da projeniz nedir?

Türk tiyatrosunun yapı taşları var Muhsin Ertuğrul gibi Haldun Taner gibi Geleneksel Türk Tiyatrosu‘nu alıp modern hale getiren ve tür tiyatrosunda bir çıta oluşturmuş ustalar var bizim de en büyük hayalimiz bu çıtayı yükseltmek. Aksi taktirde bu işi niye yapalım ki çağımıza tanıklık etmeyeceksek, bir katkımız olmayacaksa, gelecege bir yatırım yapamıyacaksak yapmayalım bu işi gerek yok. Birileri bişeyleri hazırlayıp günümüze getirdi biz de bunların üzerine bir şeyler katıp geleceğe taşıyacağız, amaç eğlenmek olsaydı düğüne giderdik.

 

Buradan oyuncu adaylarına vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Bu iş sevmeden yepılacak bir iş değil. İyi olsunlar, çok kitap okusunlar, insanları tanısınlar.

 

Sunuculuğunu yaptığınız “Ben Bilmem Eşim Bilir” programına eşinizle yarışmacı olarak katılırmıydınız?

Bizim programda yarışsaydım muhtemelen o arabayı alırdım. Çünkü ben eğlenmek için oynadığım bir oyunu bile kazanmak için oynarım eğlencesine değil.

Add comment