KURT TABELA GENEL MÜDÜRÜ
Uğurhan KURT
‘‘Türkiye’yi Ortadoğu ülkeleri ile kıyaslamak inanç özgürlüğü, demokrasi, adalet ve ticaret hayatı olarak pek doğru olmaz diye düşünüyorum. Türkiye’yi genelde Almanya ile kıyaslarım’’
Dergimizin bu sayısında ‘Genç iş dünyası’ köşemizin konuğu Kurt Tabela Genel Müdürü Uğurhan Kurt. Genç yaşına rağmen başarılı projelere imza atan Kurt’a Türkiye ve Konya hakkında ki görüşlerini sorduk.
Uğurhan Kurt’u kısaca tanıyabilir miyiz?
İlk, orta ve lise öğrenimi Konya’da tamamladım. Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden mezun oldum. İyi düzeyde İngilizce, giriş seviyesinde Rusça ve İspanyolca eğitimi aldım. Her ne kadar Ekonomi Bölümü’nde lisansımı tamamlasam da gözüm hep reklam ve pazarlama sektöründeydi. Bilkent Üniversitesi’nde Güzel Sanatlar Fakültesi’nden Heykel, Fotoğrafçılık, İletişime Giriş gibi ek dersler aldım. Üniversite süresince öğrenci toplulukları bünyesinde birçok projede yer aldım. İşletme ve Ekonomi Topluluğu’nda 4 sene boyunca Yönetim Kurulunda Tanıtım Gurubu ve Dergi Grubu Başkanı alarak görev aldım. Türkiye’deki ilk kampus dışı öğrenci seminer etkinliği olan MEC Business Seminar’ın ilk üç etkinliğinin İletişim faaliyetlerini yürüttüm. Avrupa Değişim Programı ile Hollanda – Tilburg Üniversitesi ile değişim programına katılma fırsatı buldum. Hobi olarak ilgilendiğim biniciliği üniversitemize taşıyarak Binicilik Kulübü’nün de Kurucu Başkanlığı’nı yaptım. Son sene de İşte Bilkent sayfasını kurarak üniversitemiz mezunlarının başarı hikâyelerinin yayınladığı bir sayfa kurdum. Bu günlerde 14.000’e yakın mezunun takip ettiği bir sayfa haline geldi.Askerlik görevimin bir kısmını İstanbul’da, bir kısmını da Londra’da, NATO Barış Gücü’nde tamamladım. Konya’ya geldikten sonra Kurt Tabela’nın Genel Müdürlüğü görevini üstlendim. Açık Hava Reklamcılığın yanı sıra, AVM sektörü ile ilgili LuckyShine&Event isimli markamızla ışıklı dekorlar tasarımı ve üretimini yapıyoruz. Ayrıca AVM’ler için de gerçekleştirilebilecek etkinlikler tasarlıyoruz ve bu platformları üretiyoruz. Bununla ilgili olarak yakın zamanda perakende sektörüyle ilgili bir fuara katılacağız. Bir diğer yatırım yaptığımız alan ise kişiye özel duvar kâğıdı üretimi. Son zamanların en önemli trendlerden biri haline gelen kişiye özel duvar kâğıtları oldukça ilgi görüyor. İşten arta kalan vakitler müzikle ilgileniyorum. Henüz giriş seviyesinde klarnet çalıyorum.
Sizce genç yaşta iş hayatında önemli görevler üstlenmenin avantaj ve dezavantajları neler?
Anadolu ailelerinin birçoğunun geleneğinde olduğu gibi bende yaz tatillerimin birçoğunu iş yerinde geçirdim. Bu kısa tecrübelerde Kemal Bey’den (Babam) öğrendiğim altın değerinde dersler oldu. İnsanlarla iletişim nasıl kurulabilir ve iş disiplinin önemi. Tabi iş hayatında bu kurallar ne kadar önemli olsa da ayakta kalmak için yeterli değildi. Kendisi bana tecrübeleriyle sürekli yön vermek yerine okyanusa atıp, yüzmeyi çırpına çırpına öğrenmemi sağladı. Bu yöntemin işletmemiz açısından büyük bir külfeti olmasına rağmen, kısa sürede iş hayatıyla ile ilgili genç yaşta büyük tecrübeler edinmemi sağladı. Bu tecrübeler iş hayatında başarının da önünü açıyor. Bu da büyük firmalarla çalışabilmeyi ve daha büyük tecrübeler elde edebilmeyi sağlıyor, haliyle büyük avantaj. Dezavantajı ise tatil zamanlarına kadar uzayan çalışma saatleri, sosyal hayattan biraz soyutluyor haliyle. Tabi o süre zarfında yaşanılan stres işin ayrı bir boyutu.
Türkiye’nin yarını hakkındaki öngörülerinizi alabilir miyiz?
Ekonomik açıdan değerlendirirsek Türk Ekonomisi giderek büyüyor. 2023 hedefi ülkemiz açısından çok önemli bir vizyon. Eğitimli ikinci kuşağın işletmelere katılmasıyla işletmelerde bu vizyona hızlı tepki veriyor. Fakat bilişim gibi dünyanın en karlı sektörlerini daha hızlı keşfetmemiz gerektiği de bir gerçek. Bilişim ve otomotiv sektöründe daha iyi duruma gelmemiz gerekli.
Politika ile aranız nasıl?
Politika ile bölümü gereği üniversite sıralarında ilgilenmiştim. Öncelikler iş hayatına atılınca değişti. İlerleyen zamanlar da ülkeme hizmet edecek görevlerde bulunmak için uğraşacağım tabi.
Türkiye’yi seçtiğiniz bir ülke ile kıyaslar mısınız? Eksi ve artıları neler sizce?
Türkiye’yi Ortadoğu ülkeleri ile kıyaslamak inanç özgürlüğü, demokrasi, adalet ve ticaret hayatı olarak pek doğru olmaz diye düşünüyorum. Türkiye’yi genelde Almanya ile kıyaslarım. Çünkü aynı zamanda I. Dünya Savaşı’na girdik. Daha sonra Almanya II. Dünya savaşına girdi. Baktığımızda alt yapı, eğitim, teknoloji ve bilim alanında maalesef geride kalmış durumdayız. Diğer bir örnek ise Japonya’dır. Yüz ölçümü küçük bir adada, yakın zamanda savaş ve doğal afetlerle boğuşmasına rağmen Dünya’da Ekonomik ve Siyasal anlamda söz sahibi ülkelerinden biridir. Almanya ve Japonya’nın kalkınma hamlesindeki sağladığı başarının en önemli sebebinin iş disiplini olduğunu düşünüyorum. Bu da küçük yaşta edindikleri çalışma alışkanlığı ile doğru orantılı. Plajlarda ya da Avrupa seyahatlerinde rastladığımız kitap okuma alışkanlıkları, çevreye olan saygılarına gıpta ettiğim noktalardır. Eğer küçük yaştaki neslin eğitimlerini daha etkin halde çözüme ulaştırırsak, Ülkemizin coğrafi konumu ve enerji kaynaklarına yakınlığı açısındaki avantajlı konumunu kullanarak daha ileriye gidebileceğine inanıyorum.
Kısaca ‘Konya’ desek?
Konya doğduğum, büyüdüğüm ve ticaret hayatına atıldığım şehir. Tabi ki birçok anım bu şehri benim için çok önemli kılıyor. Şehrimi her zaman çok sevip, her zaman savunmuşumdur. Üniversiteyi dışarda okuyan birçok arkadaşıma şehrimize geri dönüp Konya’nın sosyal ve ticari hayatına katkıda bulunmaları konusunda telkin etmişimdir. Konyalı olmayıp iş hayatını burada sürdüren profesyonellerin “Konya’da yapacak hiç bir şey yok” eleştirilerine cevaben kulturyasam.com sayfasını kurdum. Sloganı da “Konya’da yapacak çok şey var” Konya’da yapılan spor müsabakaları, sahne sanatları, müzik kursları gibi birçok etkinliği bu sayfada paylaşıyoruz. Şu an sayfamızın 27.000’e yakın takipçisi var. Şimdiki projemde Konya’da bulunan mekânları daha yakından tanıtmak. Konya’ya yeni gelen birinin nerede yemek yerim, nerede güzel kahve içerim, nerede eğlenebilirim, nerede kalabilirim gibi sorularına yanıt verebilecek konyayasam.com’u hayata geçirmeyi planlıyorum. Bunlar tamamen sosyal sorumluluk için girişimler tabi. Ticari bir beklentim olmadığı için de birçok kişi destekliyor.
Dünya kenti Konya diyoruz peki, bu sözün altını nasıl doldurmalıyız?
Bu bir vizyon. Gerçekleştirilebilecek bir hedef bence. Bu vizyona katkıda naçizane bir fikir sunmak gerekirse bisiklet kullanımının arttırılabilmesi için projeler geliştirmek olabilir. Konya coğrafyası itibariyle buna müsait. Hali hazırda Büyükşehir Belediye’sinin bisiklet kiralama projesi önemli bir adım. Ancak bisiklet yollarının çoğalması ve korunması, bisikletlilerin trafiğe entegre edilmesi ve bisiklet kullanımına insanların özendirilmesi gerekli. Bisiklet kullanımının artması, enerji tasarrufu, emisyon gaz salınımının azaltılması, taşıma bütçelerinin kısılması, sağlıklı yaşama katkı ve obezite ile mücadele gibi önemli başlıklara katkı sağlayacak bir konu. Yeşil alanlarının artması ve korunması ile bilincin arttırılması ile ilgili projelerde geliştirilmeli.
Konya sanayisindeki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Gelecekteki konumunu nasıl görüyorsunuz?
Daha çok katma değer sağlamak için markaya yatırım yapmak gerekiyor. OEM ürünlerin üretilmesinin ekonomik açıdan katma değeri çok fazla değil. Bulunduğum noktadan gördüğüm kadarıyla Konya’daki sanayicilerimiz marka yatırımlarını hızlandırmış durumdalar. 2023 vizyonuna daha çok katkıda bulunmak için önemli bir nokta.
Pek çok başarılı iş adamının hayatında taviz vermediği prensipleri var. Sizin prensipleriniz neler?
Tecrübesini paylaşan birini can kulağıyla dinlerim. Eleştirileri asla kulak ardı etmem. İşin başında sürekli bulunarak, müşterilerimize sunduğumuz hizmetler ve ürünle ilgili bir problem varsa bunun bedelini düşünmeden gerekli olanları yaparız. İşe zamanında gelmek, mesai saatlerini verimli kullanmak da benim için önemli olan başlıklardır. İş zamanın dışında sosyal hayatıma ayırdığım vakti de güzel geçirmeye özen gösteririm.