KONKAPDER
Konya Metal Yüzey ve Plastik Kaplamacıları Derneği
KONKAPDER:
28 Kasım 2011 tarihinde Konya’da bulunan yüzey kaplama işlemi yapan (galvaniz, nikel, krom fosfatlama ve ısıl işlemler) firmalarını bir çatı altında toplamak ve mevcut sorunlarına toplu çözümler üretmek amacı ile kurulmuştur.
* Hüseyin Bey bizlere derneğin kurulum aşamasından bahseder misiniz?
Kurucusu olduğum Konya Metal Yüzey ve Plastik Kaplamacıları Derneği (KONKAPDER) 28 Kasım 2011 tarihinde Konya’da bulunan yüzey kaplama işlemi yapan (galvaniz, nikel, krom fosfatlama ve ısıl işlemler) firmaları bir çatı altında toplamak ve ayrıca mevcut olan sorunlarımızla ‘Çevresel sorunlara karşı bireysel değil, birlik ve beraberlikte bereket vardır’ ilkesi ile toplu çözümler üretmek amacı ile kurulmuştur.
Firmalarımız üretim esnasında yıllık 2.200 tona yakın kimyasal madde kullanıyor. Bu zehirli atıklarında direkt kanalizasyona atılması da çevresel problemlere neden oluyor. Bizler bu konuda seyirci kalamadık ve tam donanımlı tesis için çalışmalarımıza başladık.
Atık su problemine karşı çalışmalarımız sürerken KOSKİ‘nin tebliğ etmiş olduğu evsel atık su dışında kalan endüstriyel işletmelerin, imalathanelerin, ticari işletmelerin ve sanayi sitelerinin her türlü işlem ve projesinden kaynaklanan atık su üreten firmaların ön arıtma yapması ve arıtma sonucu değerlerinin belirli kriterlerde olması gerektiği duyurusuyla çalışmalarımız ivme kazandı.
KONKAPDER Yönetim Kurulu olarak KOSKİ Genel Müdürü İsmail Selim Uzbaş, Kanalizasyon Dairesi Başkanı Erol Bircan, Atık su Arıtma Tesisleri Şube Müdürü Serdar Koyuncu ile toplantı tertip ederek, dernek çalışma faaliyetlerini, projelerimizi ve görüşlerimizi aktardık. Görüşme sonrasında Sayın Uzbaş projemize destek vererek ortak arıtma tesisi olan çevresel sorunlarından arınmış bir ihtisas sanayisinde toplanma (kümelenmemiz) çalışmalarımızı uygun görmüş ve KOSKİ olarak her alanda desteklediklerini söyledi.
KONKAPDER Yönetim Kurulu olarak KOSKİ genel Müdürlüğünü bilgilendirdikten sonra ikinci toplantımızı Konya Eski İl Çevre müdürü Namık Ceyhan, Hülya Şevik ve Mümin Semerci ile yaptık. Bu çalışmalar çerçevesindeki faaliyetlerimizi, projelerimizi ve bu konu hakkındaki görüşlerimizi paylaştık. Görüşme sonrasında Sayın Ceyhan da bize her türlü desteği vereceğini ve çevre için böyle bir kümelenmeyi meydana getirmemizden dolayı da bizleri de kutlayarak projemize destek vermiştir. İhtisas sanayisinde toparlanmamızı (kümelenmemizi) ayrıca sanayi sitesi olarak ortak bir Çed raporu alınması, çevre izinlerinin de alınması bakımından uygun görmüş ve desteklemiştir.
İki kurumunda desteğini alarak yatırım yapılacak sanayi alanını istişare etmek için Konya valiliğine gittik, projemizi ve görüşlerimizi aktardık. Sanayi Bakanlığı veya Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne müracaat etmemizi tavsiye ettiler. Sanayi alanının satın alınabilmesi için bir kooperatif kurmamız gerekliliği ortaya çıktı ve çalışmalarımıza başlattık. Kooperatifimizin kurulumuyla birlikte tüm yüzey kaplama sektöründe iştigal eden, firmalarımızın İhtisas Sanayi sitesinde yatırım yapmalarını diler, emeği geçen bütün kamu kurum ve kuruşlarına ayrıca katkılarından dolayı Sayın Uzbaş ve çalışma arkadaşlarına, Sayın Ceyhan ve çalışma arkadaşlarına, şahsım ve derneğimizin yönetim kurulu adına teşekkür ederim…
* Neden böyle bir projeye ihtiyaç duyuldu?
Üretim esnasında yıllık 2.200 tona yakın kimyasal madde kullanıyoruz. Üretim sonunda zehirli atıklar doğaya zarar veriyordu. Bu yüzden tam teşekküllü bir arıtma sistemine ihtiyaç vardı. Çevresel problemlerin yanında üretici firmalarımızın da problemleri vardı. Biz de dernek kurma ihtiyacı hissettik ve 28 Kasım 2011 tarihinde kuruculuğunu yapmış olduğum KONKAPDER (Konya Metal Yüzey ve Plastik Kaplamacıları Derneği) ‘i kurduk. Ayrıca beraber sanayi sitesi kurabilmek için kooperatif oluşumuna ihtiyaç oldu ve böylelikle SS. KONYA METAL KÜÇÜK SANAYİ SİTESİ YAPI KOOPERATİF’ ini de kurduk.
Ve Milli Emlak Müdürlüğü ile görüşme yaptık. Yatırım arazisi talebinde bulunduk ve talebimize karşılık Aslım Caddesi üzerindeki kooperatifimize tahsis edilen arsada kooperatif faaliyetlerimize başladık.
Bütün imar çalışmalarını kooperatif olarak biz üstlendik. Belediye başkanımız ve imarla ilgilenen bütün arkadaşlarımız ilgili her konuda yardımcı oldular. Belediye her türlü desteğini sağladı. Bizim sektörümüzdeki firma yetkililerini 3 defa toplantıya davet ettik. Her firmanın yetkilisi ile toplantı yaptık, plan ve projelerimiz hakkında brifing verdik. Önemli olan noktanın ceza almaktan kaçınmak için bu çalışmalara katılmak değil ‘biz çevremize ve ülkemize nasıl zarar veriyoruz?’ onu ifade ettik. Firmalarındaki üretim sonucu oluşan atıkların fotoğraflarını çekmişlerdi ve bunları bizimle paylaştılar. Ve gördük ki; kimyasal madde kullanarak ve uyguladığımız yanlış teknikle doğaya ve insanlığa ne kadar zarar verdiğimizi bir kez daha anladık. 60 – 70 firmanın üretim atığı toplandığı zaman ortaya korkunç bir kirlilik çıkıyor. Bu yüzden proje çok önemlilik ve gereklilik arz ediyordu. Bu tesisin projesi için çalışan herkes sağduyulu davrandılar. Ellerinden geleni, her türlü fedakârlığı yaparak çalıştılar ve halende çalışarak Konya’ya böyle bir tesis kazandıracaklar. Yani Konya kazanacak, insanlık kazanacak.
* Bu süreç nasıl gelişti?
Sayın valimizi Sanayi Ticaret İl Müdürlüğü ziyareti sonrası Milli Emlak Müdürlüğü’ne müracaat ederek bizlere bahsedilen ve kooperatifimize ait olan arsanın krokisini aldık. Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne müracaatta bulunduk. Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nden gelen yazı üzerine bu arsanın tahsis edilebilmesi için imar planında kimyasal atık üreten firmaları kapsayan alt yapısı, arıtma, katı atık depolama tesisini içeren bir imar planı istendi. İstek üzerine kooperatif olarak Konya büyükşehir belediyesine ziyarette bulunduk. Taleplerimizi dinledikten sonra Konya ya çevreci bir yatırımın çok iyi olacağını ve her türlü desteği verebileceklerini ifade ettiler. Bu destek bizlerin bu konudaki çalışma şevkini daha da arttırdı.
Arsayı kooperatif olarak aldıktan sonra mevcut arsa üzerinde 1/5000 ve 1/1000 imar planlarının çalışmalarına başladık. Bu çalışmalar esnasında Büyükşehir ve Karatay belediye başkanları, meclis üyeleri ile belediye bünyesindeki bütün birimler bizlere her alanda yardımcı oldular. İmar planları tamamlandıktan sonra Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne tekrar müracaatta bulunduk. Maliye bakanımız ve başbakanlık ile incelemelerini yaptılar. Sonuç olarak hazineye ait olan arsanın tarafımıza satışının yapılmasının uygun görüldüğünü ve satış işlemin başlatıldığını bildirdiler. Yapılan çalışmalarda bütün emeği geçen herkese şahsım ve yönetim kurulu adına teşekkür ederim.
* Kaç yıldır devam ediyor?
Bu proje 1,5 senedir devam ediyor. Bir proje olarak baktığınızda çok kısa bir zaman aslında ama bize çok uzun geldi. Şimdi bizi İstanbul’dan Bursa’dan arıyorlar, ‘nasıl yaptınız, nasıl oldu’ diye soruyorlar. Mesela Bursa’dan arkadaşlar geldiler, onlar bu proje için 12 senedir uğraşıyorlarmış. Ancak sonuçlanan bir durum olmadığını ifade ettiler. Bizim başarımızı da tebrik ettiler. Eğer ki gelecek seneler içerisinde ekonomi de bir dalgalanma olmadığı sürece projenin 36 ay içerisinde tamamlanmasını hedefliyoruz. Kimyasal arıtma tesisleri kurulduktan sonra üretim faaliyetlerine başlanmış olacaktır.
* Projenin maliyeti nedir peki?
Proje için harcanan miktar 75 milyon civarında. Bu tamamen bir sanayi projesi. Buranın ticari merkezleri var, sosyal alanları var ama en can alıcı noktası da Anadolu’da katı atık imarı adına hiçbir proje yok. Hatta Türkiye’de bu şekilde, bu kadar kapsamlı bir proje yok. Aslında 20-25 sene önce İstanbul’da yapılmış fakat küçük düşünülmüş.
Tabi o döneme göre çok iyi belki de ama zamanımız açısından bakıldığında yetersiz. Yani Türkiye’de kimyasal atık üreten tüm sektörleri bir araya toplayan tek proje.
* Kaç tane üyeniz bulunmakta?
Biz şu anda üyeliklere yeni başladık. Bu amaçla gazetelere, üyelerimize şahsen ve telefonla bilgi paylaşımında bulunulmuştur. Bu site tamamlandığında Konya’da faaliyet gösteren hiçbir firma endüstriyel arıtma yapmadan çalışmasına devam edemeyecektir. Biz buraya 5 hat çekeceğiz. Birinci hat yağmur suları ile alakalı, yağmur sularını gerekirse depo yapıp tekrar kullanmak. İkinci hat biyolojik atıklar, yani idari binalardan çıkan atıklar. Kalan 3 hat ise kimyasal hat olacak. Bu kimyasal atıkları aynı hat üzerinden götüremiyorsun. Örneğin siyanür ile krom’u karıştırdığın zaman dengeler bozuluyor. Bir kısmını bir hattan, uyuşanı bir hattan, uyuşmayanı diğer hattan gidiyor, bunları hepsi merkezde toplanarak ön arıtmaya giriyor, ön arıtmadan sonra ana arıtmaya giriyor, ondan sonra istenilen düzeyle deşarj ediliyor.
* Eskiye oranla arıtma tesisleri için ne düşünüyorsunuz?
Eskiden bilinmiyordu. Bilinse bile bakılmıyordu. Bir de şu var, endüstri geliştikçe sorunlar çıkar. Konya’da 100 ton kimyasal atık çıksa bu o kadar umursanmaz, ama 2.000-3.000 tona çıktığı zaman birçok şeyi alt üst ediyor.