Av. Elif İlhan

SEVGİ-DER Başkanı

SEVGİ-DER Başkanı Elif İlhan

SEVGİ-DER  Başkanı Elif İlhan

SEVGİ-DER

Başkanı Elif İlhan

 

Bu sayımızda Sevgi- Der Başkanı Sayın Elif İlhan ile dernek üzerine kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. Derneğin faaliyetleri ve kuruluşu ile ilgili bilgi aldığımız bu söyleşimizi sizlerle paylaşmak istiyoruz.

  

Kendinizden biraz bahseder misiniz?

1947 Malatya doğumluyum. İlk, Orta ve Lise öğrenimimi Malatya’da tamamladım. Lise öğrenimin ardından İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinde okumaya hak kazandım. 1969-1970 yılında 700 kişilik bu okulda sadece 13 kız öğrenciydik. Malatya’dan İstanbul’a hukuk fakültesini kazanarak gelen ikinci kız öğrenciden biriydim. Üniversite eğitimim süresince PTT’de çalıştım. Kaldığım öğrenci yurdunun da müdireliğini yaparak okul ihtiyaçlarımı karşılayıp, aileme de maddi destek verdim. 1975 yılında mezun olduktan sonra Konya Vakıflar Bölge Müdürlüğünde müşavir avukat olarak memuriyet hayatıma devam ettim. 1992 yılında bu kurumdan emekli oldum ve serbest avukat olarak hala 44.yılımda çalışmaktayım. 1974 yılında Av. Muzaffer İlhan beyle evlendim Üç çocuğumuz, dört harika torunumuz var.

 

Bu gönül işine nasıl başladınız ve insanların sizin yaptığınız bu işe yaklaşımı nasıl?

Yaşamım boyunca gayretli, hoşgörülü, güler yüzlü, merhametli olmak için çaba gösterdim. Buradaki amacım ise; iyi bir insan olup, topluma faydalı olmayı başarabilmekti.

Bu duygularla 1992 yılında ülkemizde ve Konya’da eksikliği hissedilen özürlü ve yoksul çocukların eğitimi ile ilgili olarak birkaç arkadaşla birlikte “Özürlü Çocukları Koruma ve Eğitme Derneği” ni kurduk. İlk ve öncelikli çalışmanın, eğitilebilir zihinsel engelli çocukların eğitim alabileceği bir kurum oluşturmaktı.

Bu amaçla; Selçuklu ilçesi, Horozluhan mevkiinde atıl bir ilkokulun gerekli tüm ihtiyaçlarını giderip, öğrencilerin burada alacakları eğitim için gerekli tüm malzeme ve donanımı tedarik ettik ve eğitimi başlattık. 10 yıla yakın bir süre burada eğitim gören çocukların servis, yemek ve giyim ihtiyaçlarını karşılayarak, velilere destek olduk. Türkiye’de özürlü çocukların eğitim ile yaşam düzeylerinin pozitif yönde iyileşebileceğini görünce çalışmalarımızın boş olmadığını sevgi ile izledik.

Takibinde aynı okulun bahçesine bir spor salonu ve bir de iş eğitim atölyesi yaptırdık. Bu suretle eğitimin daha ileriye dönük ve kaliteli olmasını sağlamayı amaçladık.  Bu çalışmalarımı o dönemde Selçuk Üniversitesi hocaları, velileri ve öğretmenlerimizle iş birliği yaparak başardık. Sonuç bu nedenle de verimli oldu.

Bu faaliyetlerimizden ayrı olarak engelli arabası, çeşitli protezler, bazen tedavi gideri, okul kıyafetleri, burs, kırtasiye malzemeleri, ayakkabı vs. çocukların neye ihtiyacı varsa öğretmenlerle işbirliği yaparak tespitle tedarik ettik.

 

Derneğinizin ismini Özürlü Çocuklar Derneği iken Sevgi Derneği olarak değiştirmenizin sebebi nedir?

Yanında olduğumuz, destek verdiğimiz çocuk sayısı bu 22 yıllık sürede 10000’i geçmiştir. Çalışmalarımız devam ederken hiçbir özrü olmayıp, sevgisizlik, ilgisizlik nedeni ile okuyamayan çocuklar olduğunu da tespit ettik. Bu nedenle tüm çocuklara faydamız olsun diye Derneğimizin isminde geçen “Özür” kelimesini çıkararak yerine “Sevgi” kelimesini koyduk.

 

Gönüllü olarak bu işi yapıyorsunuz, sizi bu işi yapmaya  iten sebep nedir?

Halen özürlülerimizin, sosyal devlet olma yolunda çalışan hükümetimizce hayatları ve okulları kısmen iyileştirilmiş olup, çalışma alanlarımızı da bu şekilde genişletmiş olduk. Doktor, avukat, mühendis, öğretmen olan pek çok mezunumuz var. Yapılan yardımların temelinde oldukça fazla insan sevgisi, şefkat, merhamet duyguları hakim olduğundan bunlar bize, üyelerimize yaşam gücü olarak geri dönüyor.

 

Sevgi Derneği olarak düzenlediğiniz sergilerden farklı olarak başka ne gibi faaliyetleriniz var?

Gelir sağlamak amacı ile gönüllü üyelerimizin, velilerimizin, dernek binamızda yapmış oldukları el işleri, ev tekstili ve çeşitli mutfak ürünleri ile her yıl kermesler yapıyoruz. Ayrıca üye aidatları, aylık düzenlenen kahvaltılar, yemek gibi sosyal faaliyetlerden gelir elde etmekteyiz.

 

Bu organizasyonları yaparken ne gibi zorluklarla karşılaşıyorsunuz?

Konya’da çalışmalarımızı bilen bazı kişi ve kurumlar da faaliyetlerimize destek vermektedir. Avukat olarak görev yapmam “Sevgi – Der”deki çalışmalarıma mani olmadığı gibi Konya Barosundaki meslektaşlarım da hep yanımda oldular, desteklediler.

 

Hiç kimseden yardım almadan bayanlar olarak el ele verdiniz ve bu işin üstesinden geldiniz, 22 yıldır sizi ayakta tutan güç nedir?

Bu çalışmalarda bizi ayakta tutan sadece SEVGİ. Bizlere yardımların geri dönüşü gözlerden akıp yüreğimize giren, bize hayat veren, can veren, ayakta tutan bu  SEVGİDİR. Bu da hayatın temelidir.

 

Sağlık ve esenlik dileklerimle.

 

Add comment