Fatma TURAN

Şakiroğlu Tarım Makineleri İş Geliştirme ve Pazarlama Müdürü

Şakiroğlu Tarım Makineleri İş Geliştirme ve Pazarlama Müdürü Fatma TURAN

Şakiroğlu Tarım Makineleri İş Geliştirme  ve Pazarlama Müdürü Fatma TURAN

Fatma TURAN

Şakiroğlu Tarım Makineleri İş Geliştirme

ve Pazarlama Müdürü

 

Genç iş dünyası köşemizin bu ay ki konuğu Şakiroğlu Tarım Makineleri’nın genç ve başarılı İş Geliştirme ve Pazarlama Müdürü Fatma Turan. Fatma Hanım ile sektörün durumu ve geleceği hakkında gerçekleştirdiğimiz söyleşimizi sizlerle paylaşıyoruz.

 

 

Fatma Hanım merhaba, bize ve okurlarımıza kendinizi tanıtır mısınız?

1990 Konya doğumluyum. İlkokul ve Liseyi burada tamamladıktan sonra üniversite eğitimime Bilkent İşletme Fakültesi’nde devam ettim. Bilkent’de uzmanlık alanı olarak Pazarlama ve İnovasyon seçtim, hem yaz tatilinde Amerika’da çeşitli sertifika programlarına katılarak hem de Fransa’da değişim programına giderek bu alanda kendimi daha çok geliştirdim. Üniversiteden sonra Uluslararası Ticaret üzerine Amerika’da mastırımı tamamladım. Geçtiğimiz yaz New York’da 2 ay staj yaptıktan sonra Türkiye’ye geri döndüm ve aile şirketimiz olan Şakiroğlu Tarım Makineleri’nde İş Geliştirme ve Pazarlama Müdürü olarak çalışmaya başladım.

 

Şakiroğlu Tarım Makineleri kuruluşu ve bugünlere gelişi hakkında kısaca bilgi alabilir miyiz?

1982 yılında Çumra’da önce çiftçilik yapmaya ve daha sonra da traktör alım satımına başlayarak amcam Ramazan Turan ve babam Ömer Turan şirketin ilk temellerini atmış. 2000 yılında yollarını ayırarak amcam tarımsal üretim ve tarıma dayalı endüstriyel sanayi alanında yatırımlarına devam ederek büyürken, babam traktör sektörüne ve tarımsal üretime ağırlık vererek büyümeye devam etme kararı aldı. 2004 yılında abim Mehmet Turan şirkete katıldı ve o sene dünyanın en büyük tarım makineleri üreticisi olan John Deere’ın bayiliğine başladık. Abimin Konya pazarında o yıllara kadar hiç olmayan John Deere markasını bugünlerde özellikle büyük beygir traktör pazarında lider yapması tam bir başarı hikâyesidir. Geçtiğimiz 10 yıl içinde şirketimizin bünyesine sektörün en iyi markalarını alarak büyümeye devam ettik. Şu anda 13 farklı ithal ve yerli firmanın Konya, Karaman, ve Aksaray bayiliğini yaparken, sulama ve ekipman sektörünün dünya liderlerinden 4 ithal firmanın da Türkiye distribütörüyüz.

 

‘’Çiftçilerimiz artık daha bilinçli, dünya’da ki gelişmeleri daha yakından takip ediyor ve mekanizyona olan bakış açıları değişiyor’’

Türkiye’nin, Konya’nın tarım sektöründeki gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz? Gelecekteki konumunu nasıl görüyorsunuz?

Konya, bugün tarım ve hayvancılığın başkenti oldu. Patates, mısır, şeker pancarı, buğday, havuç ve ayçiçeği gibi ürünler en kaliteli ve yüksek rekolte ile Konya’da üretiliyor. Önümüzdeki günlerde devreye girecek olan kapalı sulama sistemleri ve devam eden arazi toplulaştırmalarıyla bu üretim kapasitesini daha da artırabilecek. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi bizim çiftçilerimiz de artık daha kaliteli, daha ileri düzey tarım makineleri kullanmak istiyor. Örneğin Konya’da özellikle sanayileşmenin artmasıyla, tarımdaki işçi problemi daha da büyük önem kazandı. Çiftçilerimiz daha çok makineye yatırım yaparak işçiye olan bağımlılıklarını azaltmaya çalışıyor. Aslında bu süreçlere baktığımız zaman tarımda gelişmiş ülkelerin geçmişte yaşadıkları ile aynıdır. Hollanda’da şu anda tarımda mekanizasyon oranı %100’ün üstündedir. Türkiye’nin henüz bu konuda çok yol kat etmesi gerekiyor ancak kesinlikle ülkemizde de tarımın geleceği noktanın bu olduğuna inanıyorum. Çiftçilerimiz artık daha bilinçli, dünya’da ki gelişmeleri daha yakından takip ediyor ve mekanizyona olan bakış açıları değişiyor.

 

‘’Tarımın en önemli sorunlarından biri şu anda su… Artık daha az suyla daha ekonomik, daha kaliteli ve daha yüksek rekolteli ürünler veren ileri düzeyde gelişmiş modern sulama sistemleri kullanılmalı’’

Sektörünüzün önemli ve çözüm bekleyen sorunları neler? Bu konuda neler söylersiniz?

Tüm dünyadaki nüfus artışı ile gıdaya olan ihtiyaç da artıyor. Ayrıca insanlar artık daha kaliteli ve çeşitli ürünler istiyor. Bu talebi karşılamak için tüm dünyada olduğu gibi araziler toplulaştırılmalı ve daha modern sistemlerle tarım yapılmalı. Tarımın en önemli sorunlarından biri şu anda su. Artık daha az suyla daha ekonomik, daha kaliteli ve daha yüksek rekolteli ürünler veren ileri düzeyde gelişmiş modern sulama sistemleri kullanılmalı. Bu konunun çözümü için devletin sulamaya ve mekanizasyona olan şimdiki desteğini daha da artırması gerektiğini ve çiftçilere bununla ilgili eğitimler düzenlemesi gerektiğini düşünüyorum. Tarım arazilerinin şehirleşmeye açılması diğer önemli sorunlardan birisi. Hükümet bununla ilgili yeni yasalar çıkardı, örneğin belli bir dekarın altındaki hisseli araziler artık satılamıyor. Bunun gibi çalışmalar arttırılmalı ve kesinlikle bunlardan taviz verilmemeli.

 

‘‘Tarıma Dair Ne Varsa’ sloganımızla bir çiftçinin tohumdan gübreye, ekim makinelerinden hasat makinelerine, traktöre, sulamaya kadar her türlü ihtiyacını tek bir noktadan karşılıyoruz’’

   Müşterilerinize ne gibi hizmetler vermektesiniz? Satış sonrası hizmetleriniz neler?

Yıllardır çiftçilik yapmakta olan bir aile olarak bir çiftçinin neye, ne zaman ihtiyacı olduğunu çok iyi biliyor, onları çok iyi anlayıp her konuda onlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Tarıma Dair Ne Varsa sloganımızla bir çiftçinin tohumdan gübreye, ekim makinelerinden hasat makinelerine, traktöre, sulamaya kadar her türlü ihtiyacını tek bir noktadan karşılıyoruz. Çeşitli köy ve kasabalarda seminerler vererek onların gelişimine katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Satış sonrası için bizim sektörün kilit noktası olduğunu söyleyebilirim. 3S diye adlandırdığımız Satış, Servis ve Yedek Parça’yı tek bir çatı altında toplayarak çiftçiye tam hizmet vermeye başlayan Türkiye’deki ilk firmalardanız. Müşteri Hizmetleri hattımızla ve mobil servis araçlarımızla müşteriye 7/24 hizmet veriyoruz. Belli bir sürenin üstünde serviste kalması gereken traktörler için müşterimize ücretsiz olarak başka bir traktör temin ediyoruz.

 

Genç yaşta iş hayatında önemli görevler üstlenme konusunda ne düşünüyorsunuz?

Öncelikle bunun çok kolay olmadığını söylemek istiyorum. Yıllardır işin içinde olan çok deneyimli yöneticilerin bile yönetmekte zorlandığı görevleri bu yaşta üstlenerek genç yöneticiler ister istemez omuzlarında daha fazla yük hissediyor. Ancak kendilerine verilen bu görevleri en iyi şekilde yerine getirerek kendilerini sürekli geliştirmek ve kanıtlamak için çok büyük bir fırsat. Ben bu konuda çok şanslı olduğumu söyleyebilirim. Yıllardır bu işin içinde olan babam ve abimin her zaman yanımda olarak beni her konuda desteklemesi ve yardımcı olması benim için çok büyük bir avantaj. Benim almış olduğum eğitim ve onların sektördeki deneyimiyle birbirimizi çok iyi tamamladığımızı düşünüyorum.

‘’Şakiroğlu olarak Türkiye’de ki tarımı diğer gelişmiş ülkelerin olduğu yere taşımak istiyoruz’’

Son olarak Şakiroğlu markasının hedefleri neler?

Şakiroğlu olarak Türkiye’de ki tarımı diğer gelişmiş ülkelerin olduğu yere taşımak istiyoruz. Tarımsal ve hayvansal üretim yapan işletmelere ve bireysel çiftçilere dünyanın en iyi markalarından onlar için en doğru ürünleri getirerek onların daha profesyonel bir şekilde daha verimli üretim yapmasına yardımcı oluyoruz. Yakın zamanda açacağımız Türkiye’de ki en büyük ve en modern tarım showroomumuzla bir çiftçinin tüm ihtiyacını tek bir noktadan karşılamayı hedefliyoruz. Ayrıca yeni kurmuş olduğumuz Monagri şirketimiz var. Monagri’yi sulama ve ekipmanda sektörün dünyadaki en iyi firmalarını Türkiye’ye getirerek tüm Türkiye’ye bayilik vermek için kurduk. Yeni kurulmasına rağmen şu anda 4 Türkiye distribütörlüğümüz var. Bunların hepsi sektördeki lider firmalar. Örneğin dünyanın en büyük sulama şirketi olan Amerikan firması Toro ve dünyanın en geniş ve ileri düzeyde ekipman ürün gamına sahip olan markalardan biri Kverneland aldığımız markalar arasında.

Teşekkür ederiz…

Add comment